20’lik diş çekimi çok sayıda kişi için yapılması gereken işlemler arasında yer alıyor. 20’lik dişler 17 ila 25 yaş arasında çıkan ve çenenin en arka kısmında yer alan dişlerdir. Bazı kişilerde bu dişlerin çıkması çok daha ileri yaşlarda da olabiliyor ve bazı kişilerde de diş gömülü kalıyor. Yani diş eti hizasından üste çıkamıyor. Gömülü kalması ise genellikle çene kemiğinde dişin çıkacağı bir yer kalmamasından kaynaklanıyor.
Bu gibi durumlarda 20’lik diş çekimi işleminin yapılması gerekiyor çünkü dişler gömülü kalmadıklarında yani ağız içerisinde sürseler dahi ağrıya, enfeksiyona neden olabiliyorlar. Bazı durumlarda da diğer dişlere baskı yaptıklarında dişlerde bir yamuklaşma meydana geliyor. Haliyle düzgün olan diş dizilimi bozulmaya başlıyor. Bu konuda merak edilen tüm hususlara açıklık getireceğiz ve diş çekiminin nasıl yapıldığına, çekilmesinden sonra nelere dikkat edilmesi gerektiğine de değineceğiz. Öncesinde kaç tane 20’lik diş olduğu konusundan başlayalım.
Kaç Tane 20’lik Diş Vardır? Nerede Çıkarlar?
Toplamda dört adet 20’lik diş vardır. Bunların ikisi alt çenede, ikisi üst çenede yer alır. Konumları ise diş diziliminin en arka kısmıdır. Bazı kişilerde dört adetten daha fazla sayıda 20’lik diş olduğu da gözlemlenebiliyor. Bu durumda çene kemiğinde sürebilecekleri yer olmadığından 20’lik diş çekimi işleminin yapılmasına gerek duyulabiliyor.
20’lik Diş Belirtileri Nelerdir?
Her bireyde bu dişler bazı belirtiler göstererek çıkmaz. Hiçbir belirti göstermeden ya da hiçbir şikayete neden olmadan çıkmaları da mümkündür. Ancak pek çok kişide dişler çıkarken kızarıklık, şişlik, ağrı, lenf bezlerinde hassasiyet, ağzı açmakta zorlanma, gıdaları çiğneme ve tutmada zorlanma gibi belirtiler de olabiliyor. Bu gibi durumlarda 20’lik diş çekimi işleminin yapılması gerekebiliyor.
Öncelikle sağlıklı bir şekilde çıkan dişlerin bir soruna neden olmadığını da ekleyelim. Eğer aşağıda sıraladığımız şikayetler yaşanıyorsa 20’lik diş çekimi gündeme gelebilir çünkü bu dişler sağlıklı bir şekilde, olması gerektiği gibi sürmüyordur.
- Diş eti hassasiyeti ve diş etlerinde ağrı olması
- Ağız içerisinde ağrı ve bu ağrının çeneye ya da kulağa vurması
- Lenf bezlerinde şişlikler olması
- Baş ağrısı
- Ağız içerisinde kötü bir koku olması
- Ağzı açmakta zorlanma
- Gıdaları çiğnemede zorlanma
Bu noktada merak edilen konulardan biri de gömülü olan 20lik dişin nasıl tespit edildiğidir. Bu dişlerin tespit edilmesi için görüntüleme yöntemlerinden faydalanılır. Radyografilerle tespit edilmesi mümkün olabiliyor ve hatta ileride soruna neden olabilecek dişlerin önceden belirlenmesi dahi mümkün oluyor diyebiliriz. Yukarıda sıraladığımız şikayetlere sahip olan hastalara mutlaka diş röntgeni çekilmelidir. Röntgende diş kökleri, kemik yapıları, açıları ve gömülü olan dişlerin belirlenmesi, bu yapılar hakkında veri elde edilmesi mümkün olur.
Röntgende gömülü dişler de belirlenir ve çekilmesi gereken dişlerin cerrahi yolla mı yoksa klasik yöntemle de çekileceğinin de belirlenmesi sağlanır. Gömülü dişler hastada bir şikayete neden olmasa da kist oluşumuna yol açabiliyor. Dolayısıyla bu dişlere müdahale edilmesi çoğu zaman kaçınılmazdır.
20’lik Diş Çekimi Nasıl Yapılır?
Nasıl bir yöntemle 20’lik diş çekimi yapılacağına dişin pozisyonuna ve genel durumuna göre karar verildiğini belirtmeliyiz. Eğer diş tamamen sürmüşse diğer diş çekimlerinde kullanılan yöntemlerin aynısı uygulanır ve 20’lik diş çekimi bu yolla gerçekleştirilir. Ancak yarı gömülü ya da tam gömülü olan 20’lik dişlerin çekimi için daha farklı yöntemlerin uygulanması gerekebilir. 20’lik dişin mukoza retansiyonlu bir durumda olması halinde diş etine bir kesi uygulanması gerekir. Aksi halde dişe ulaşılamaz. Diş etine kesi uygulandıktan sonra diş komşu bağlardan ayrılır ve çekilir. Sonrasında kesi uygulanan bölgeye dikiş atılır ve bu sayede diş çekimi tamamlanmış olur. Dişin durumu diş hekimi tarafından incelendikten sonra nasıl bir teknikle çekileceği de belirlenir ve size bu konuda bilgi verilir.
20’lik Diş Çekimi Cerrahi Yolla Yapılır mı?
Bazı durumlarda 20’lik diş çekimi cerrahi yolla yapılabilir. Dişin gömülü kalması, cerrahi operasyonla diş çekimini gerektiren durumlardan biridir. Dişin tam olarak çıkamaması da bunu gerektiren durumlar arasında yer alıyor. Dişin pozisyonu ve kökü ile birlikte durumu, cerrahi yolla ekilip çekilmemesi konusunda belirleyici olan unsurlardır. Ancak her durumda cerrahi girişime gerek olmadığını, 20’lik dişlerin de diğer dişlerle aynı teknikle çekilmesinin mümkün olabileceğini ekleyelim. Diş hekiminiz ağız içini muayene ettikten sonra cerrahi yolla çekilmesine gerek olup olmadığı konusunda sizi bilgilendirecektir.
Bütün 20’lik Dişlerin Çekilmesi Gerekir mi?
Hayır, bütün 20’lik dişlerin mutlaka çekilmesi gerekmez. Özellikle ağrıya neden olmayan ve diş eti hizasından yukarıya çıkmış olan 20’lik diş çekimi gerekmeyen dişlerdir. Sadece çürük, gömülü diş, enfeksiyon gibi durumlarda bu dişlerin çekilmesi gündeme gelebilir. Bazı durumlarda 20’lik dişler diğer dişlere baskı uygulayabilir ve dişlerde çapraşıklığa neden olabilir. Böyle durumlarda da 20’lik diş çekimi gerekebilir. 20’lik dişin çene kemiğinde çıkacağı bir yer olmaması gibi durumlarda da dişin çekilmesi tercih edilebiliyor.
20’lik Diş Çekimi Sonrası Yapılması Gerekenler
Hastalar 20’lik diş çekimi yapıldıktan sonra ağrı ya da şişlik olmasından şikayet edebilirler. Diş çekiminin yapıldığı bölgede morluk oluşması da sık rastladığımız bir durumdur ve endişe edilmesine gerek olmaz. Diş çekiminin yapıldığı gün hafif bir kanama olabilir. Gün içerisinde bu kanama sadece sızıntı şeklinde olmak kaydıyla devam edebilir. Diş çekiminin üzerinden bir hafta geçtikten sonra tün bu şikayetler ortadan kalkmış olur.
24 saat zaman geçtikten sonra dişlerin fırçalanmasında bir sakınca olmaz. Ancak 20’lik diş çekimi yapılan bölge ile yan kısımlarını fırçalamamalısınız. Eğer diş hekiminiz tarafından antibiyotik ilaç reçete edildiyse mutlaka düzenli şekilde kullanmalısınız aksi halde dişin çekildiği bölgede enfeksiyon gelişebilir. Ağrı kesici olarak da yine diş hekiminizin önerdiği ilacı seçmelisiniz.
Ağrının azalması, şişliğin azalması için belirli aralıklarla bölgeye dışarıdan soğuk kompres uygulayabilirsiniz. Bu süreçte kanamanın durması gerekir ve bu nedenle tükürmemeye, kanamayı önleyen ve bölgede oluşan kan pıhtısını hareket ettirmemeye çalışmalısınız. Bunun için içeceklerinizi de pipetle tüketmenizde fayda olacaktır. Diş çekiminden sonra en az 3 gün alkol ve tütün ürünleri kullanımından uzak durmalısınız.
Hangi durumlarda diş hekimine bilgi vermeniz gerektiği konusunda ise şu bilgileri aktarabiliriz:
- Diş çekiminin üzerinden 1-2 gün geçmesine karşın ağrı ya da kanama duymadıysa
- Yüz bölgesindeki şişlik sürekli artıyorsa ya da 2-3 gün sonrasında hala inmediyse
- Yüz bölgesindeki uyuşukluk 2-3 gün sonra da devam ediyorsa
- Yüksek ateş ve ağız içerisinde kötü kokulu bir akıntı hissediliyorsa
- Nefes almakta zorluk yaşıyorsanız
20’lik Diş Çekimi Fiyatları
Fiyat konusunda net bir rakamdan söz edilmesi mümkün olmaz çünkü her hasta için 20’lik diş çekimi fiyatları değişebilir. Kaç adet dişin çekileceği, dişin gömülü olup olmadığı, diş hekiminin deneyimi gibi unsurların fiyatları da etkilediğini belirtmek isteriz. Bu nedenle fiyatlar da her hasta için aynı rakamlara tekabül edemiyor ancak randevu alarak 20’lik diş çekimi için muayene olmanız durumunda diş çekiminin planlaması yapılabilir ve tarafınıza net bir fiyat bilgisi de iletilebilir.